27 Aralık 2020 Pazar

MAGDA SZABO ''KAPI''

 


#MagdaSzabò 📚 #Kapı 🚪

Çağdaş Macar edebiyatının önemli temsilcilerinden biri olan Magda Szabó tarafından kaleme alınan, 2003 yılında Fransa'nın yabancı roman dalında en saygın ödülü olan Femina ödülünü kazanan Kapı; Macaristan'ın yakın tarihiyle birlikte, savaşların ve sonuçlarının oluşturduğu çocukluk ve gençlik travmaları ve yaşamına etkilerini iç içe geçirerek anlatan bir yazar ve ona ev işlerinde yardımcı olan yaşlı hizmetçisiyle aralarındaki çetrefilli ilişkiyi anlatan kitap; yazarın yaşam, ölüm, din, ahlak, edebiyat ve sanat hakkında bildiklerini ve düşündüklerini sorgulamasını sağlayan öz yaşam öyküsü niteliğindedir. Yazar, dış dünyadan ziyade adaleti iç dünyada sağlamayı seçer. Bireysel ahlak değerleri ve toplumsal kurallar arasındaki çizgiyi ve yer yer oluşan çelişkileri aktarır.

İkinci Dünya Savaşı boyunca yazmaya başlayan yazarlar grubunun içinde yer alan Magda Szabó, postmodern bir anlatıyla tarihi, kendi dünyasıyla birlikte açar, tarihin tozlu yollarına içinde adım adım giderken, kendi hayatına bıraktığı izleri ve oluşturduğu hikayeyi de analiz eder.

Gizemli bir kapı ardında saklanan bir hayatın sır perdesinin aralanmasını anlatan eser, mitolojik bir armoniye dönüşür.  Tragedya kahramanlarını andıran yaşlı, güçlü, donanımlı bir kadın ve bir yazar arasında kurulan mesafeli ve çatışmalı ilişki, yazar karakterine bildiklerinin doğruluğunu sorgulama şansı verirken, yaşlı kadın yaşadığı dramatik olayların etkilerinin doğurduğu sonuçların dışına çıkmaktan kaçar ve hayatında yer eden kuralları sabitleyerek şartlandığı düşünceleri asla değiştirmez. Mahallenin dikbaşlı ama yardımsever hizmetkarı Emerenc’in yaşamındaki kapalı kapılar ardı sıra açılırken, yazarın gördüğü karabasanda sürekli yüzleşmek zorunda kaldığı mazinin izlerini, sırrını taşıyan kapı, yazar açısından üstesinden gelinemeyen büyük bir engeldir, ancak gün gelip kırılıveren kapı; yaşam ve ölüm arasındaki ince çizgiyi ve hayatın ne olursa olsun devem ettiği gerçekliğine açılır; duygusal nedenlerin ihtiyaçlar karşısında arka plana atıldığı hayatta kalanın yüzleşmesi gerektiği gerçekliklere..



ALTINI ÇİZDİĞİM SATIRLAR 📝

* Bu kitabı tanrı için yazmadım, O ruhumun derinliklerini biliyor. Bu kitap, her şeye tanık olan ve ister uyanık, ister uykuda olsun yaşamının her ânını izleyen gölgeler için de yazılmadı. Bu kitap insanlar için yazıldı.

* İnsan, dünyaya çiçek olarak gelsek kimin hangi çiçek olarak doğacağını hissedebiliyor.

* Ne zaman klasiklerden kuşku duyma cüretini göstermişsem her seferinde mahcup olmuşumdur.



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder